18 Eylül 2010 Cumartesi

TİSH-O HEDİYEM

Canım eşim üşenmeden bana tish-o' dan bu buluzu dizayn etmiş.


Belliydi zaten bişeyler çevirdiği geçen akşam eve geldiğinde aldı eline mezurayı bakalım ne kadar olmuş ölçülerin habire yiyiyorsun diyip kol, beden boyu, karın bölgemi ölçmeye başladı. Meğerse planı varmış adamın ölçülerim  lazımmış bluzu yaptırmak için. Görünce çok mutlu oldum canım beni düşünerek kendi zevkince bişeyler tasarlayıp yapmış iyide etmiş.Üzerindeki küçük bebiş kafası tam karnıma geliyor okadar şirin duruyorki anlatamam.



Bide beni kanatlandırıp melek yapmış. Yeni yıkamıştım ütülemeye fırsatım olmadı. Sizde öylemidirsiniz bilmem ama ben artık yeni alınan herşeyi yıkamadan giymiyorum. Bekarken dikkat etmiyordum ama evlendikten sonra yıkamadan giyemiyorum. Neden evlendikten sonra derseniz eşimin tarafı giyim üzerine tekstille uğraşıyor. Gittiğimde magaza ve atölyeleri gezme imkanım olmuştu kumaşın atölyeye gelmesi, stilistin çizmesi,  dikim aşamasına geçemesi, ipliklerin temizlenmesi, ütüleme, paketleme.... derken ürün 10 tane el değiştiriyor. Yine bu anlattığımda bişey yok ama daha kötü şartlarda merdiven altı atölyelerinde belli markalara fason çalışan bir çok yer var ürünler yerlerde sürünüyor. Gerçekten abartmıyorum adam wc'ye gider aynı ayakkabıylada ürünlerin üstüne basabilir, ya da basmasa bile sonuçta o ayakkabıyla yere basıyor  ve ürün yere düştüğündede aynı şey oluyor. İyisimi sizde yıkamıyorsanız yıkayın derim.


Buda ablacımın hediyesi bundada bebeğin suratı tam karnımın üzerine geliyor ve çok tatlı duruyor. Gerçekten karnımın içinden bakıyormuş hissi veriyor:) Ben genelde bu tarz hamileliğimi çok fazla ön plana çıkaran kıyafetleri erkelerin içinde giymemeye özen gösteriyorum. Sizde öylemisiniz bilmem ama ben rahatsız oluyorum. Dışarı çıkarkende, şimdilik pardesülerimin düğmelerinin yerini değiştirerek içine sığabiliyorum. Ama daha sonraki aylarım zaten kışa geleceği için kışlık kaban pardesü tarzı kıyafetlerimin üst düğmesini düğmeleyip üzerinede pelerin, panço tarzı bişey giymeyi düşünüyorum bu şekilde baya heybetli görünebilirim ama hiç değilse ilk göze çarpan karnım olmaz. Hamilelikte edepten yanayım anne ne kadar edepli hayalı olursa, doğan çocuklarda saygılı edepli olur kanısındayım.

13 Eylül 2010 Pazartesi

HAYATTAYIM:)

Uzuuun süredir giremedim hatta blogdanda ümidi kesmiştim kapanmıştır diye. Evlilik, koşuşturmaca, iş güç evdede internet olmaması, annemdeki bilgisayarında çökmesi ve bizimde tatlı bir bekleyiş telaş içerisine girmemiz blogla olan ilişkimin kesilmesine sebebi oldu. Şöyle bi baktımda 2008'de blogumu açmıştım 2 sefer çökmüştü birincisinde ne olduğunu hiç anlamamıştım tüm verilerim silinmişti diğerinde ise bloğuma yeni bağlantılar ekleyemiyordum bende blogu blogcudan alıp bloggere taşımıştım. Çok şükür o gün bügün bi sorun çıkmadı.

 Zaman çok hızlı akıp gidiyor evleneli 2 yılı geçmiş bile Allah izin verirse 4 ay sonrada bir bebek bekliyoruz. (üstteki resim son halim) Diyorumya zaman çok hızlı geçiyor bunu iyi değerlendirmek iyi yaşamak gerekiyor. Eşimle evlendiğimde okulu devam ediyordu bu sene bebeğin doğumuyla diplomamızıda alacağız inşaAllah. Bende onunla birlikte okudum sayılır vize geceleri, final haftaları, sayfalarca ödev, proje, tez yazımı... azmı uykusuz kaldık, ama olsun herbirinin ayrı güzelliği var. Hayatta herşeyi bitirip tamam şimdi evliliğe hazırım evlenebilirim demekten yana değilim, Kesinlikle evliliğe yaşanması paylaşılması gereken şeyler bırakılmalı diye düşünüyorum bu herkesin hayat akışına göre değişir. Kimi bizim gibi okurken evlenir kariyer yapma çabasıyla uğraşır onun güzelliğini yaşar, kimi ev, araba gibi yatırımları evliliğe birakır onun hırsı, azmi ve çabasıyla biyerlere gelmeye çalışır ve gelmek istediği noktaya ulaştığındaysa arkasına dönüp baktığında gördüğü manzara hayat arkadaşıyla adeta parmaklarıyla kazıyarak el ele geldiklerini görür. Bu manzara bence her evli çiftin görmek isteği şeydir. Hep demiştirim hazır eve girmeyi herkes ister ama bırakın eksikleriniz olsun, olsunda hayatın tadını çıkarın yaşadığınızın farkına varın. Evlenirken bazılarının hep sorduğu şeydir evin varmı araban varmı ne kadar maaş alıyorsun... Hiç sorulmaz namaz kılıyormusun, zekat veriyormusun diye müslümansak önce sormamız gereken bunlardır diye düşünüyorum. Ben eşimle tanıştığımda öğrenciydi işide yoktu, ama maneviyatı vardı nişanlandığımızda yine işsizdi çevremdekiler nişanlın ne iş yapıyor dediklerinde öğrenci dediğimde ee nasıl evleneceksiniz diyorlardı ben Allah büyük derdim ve nişanlandıktan sonra kpss sınavlarında bi şansımı deneyeyim diye başvurdu ve 98 puan ile bulunduğum şehirde yüksek maaşlı bir kuruma yerleşti Ve Allah büyük hiç bir zaman kulunu zorda bırakmıyor siz yeterki Yaradana güvenip kalbinizi ferah tutun 15 ay nişanlı kaldık birikimimizi yapıp hadi evlenelim dedik tarihi belirledik. Herkes üzerine düşen görevide fazlasıyla yapınca herşeyimiz dört dörtlük olmayıda geçti. Neyse çok uzattım. Kitap mı yazıyorum yaa hiç dur diyende yok kaptırmışım gidiyorum 4 ayın acısını çıkarıyorum sanırım neyse işte böyle inşaAllah bundan sonra daha sık girerim. Allah'a emanet olun.